CEMEVLERİ DE “İBADETHANE”DİR

Evet, cemevleri de “İBADETHANE”dir.

Yargıtay, geçen ay sonlarına doğru (28 Kasım 2018’de), cemevlerinin ibadethane olduğuna ve elektrik faturalarının devlet tarafından ödenmesi gerektiğine hükmetmişti.

Artık mahkemeler bu doğrultuda karar almak zorundaydı.

Nitekim, Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesi de bugün (12 Aralık 2018) aynı karara imza attı.

***

Bu konuda ilk kararı, iki yılı aşkın bir süre önce (26 Nisan 2016’da) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) vermişti.

Davayı, 2010 yılında Cem Vakfı açmış, uzun yıllar hukuk mücadelesi vermişti. 

Dava dışında da yoğun çabalar gösterilmiş, ben de milletvekili olduğum dönemde konuyu sıklıkla gündeme getirmiştim.

***

Mahkemelerimizin çok gecikmeli de olsa AİHM’nin kararı doğrultusunda hüküm vermeleri sevindiricidir.

Kararlarda imzası olan yargı mensuplarını ve bu doğrultuda karar verilmesi için mahkeme kapılarında mücadele edenleri kutlarım.

***

Mesele, elektrik-su masrafı meselesi değildir. 

Mesele, inanç meselesidir; Alevi kardeşlerimize haklarının teslim edilmesi meselesidir.

Artık siyaset kurumunun da bu noktada karar alması ve konuyu yasal güvenceye kavuşturması gerekmektedir.

***

Şunu da belirteyim ki, cemevi caminin, cami de cemevinin karşıtı değildir.

Cemevi başka, cami başkadır.

Bazıları, iki ibadethaneyi karşı karşıya getirerek, anlamsız anlaşmazlık ve gerilimlere sebep oluyorlar.

Artık buna bir son verilmelidir.

Cami ve cemevi; ikisi de kutsal mekândır ve yerleri ayrı ayrıdır.

İkisine de saygı duymak zorundayız.

Add a Comment