ADANA’NIN YOLLARI ASFALT


°
OZAN TELLİ
°
merhaba canım
bu bayram olmazsa kurban’a kalmasın
mutlak gel
özledim seni çok
yedi renkli bir mendil getir gelirken
yurt ve dünya haritası bir de
deniz ve gökyüzü olsun gözlerinde
ve kuş sesi karıştır soluğuna
saçlarına kır kokusu kat

sana bu dizeleri yazarken
yirmi üç elli’yi gösteriyor saat
demleniyor gece
kendini dinliyor koğuş
biri uyukluyor dostun
biri sayıklıyor
biri boncuk işliyor hâlâ
örüyor özlemini
vuslatını nakışlıyor
ve kirli bir aydınlıkla yanıyor lamba
çevresinde sinekler
yapış yapış bir sıcaklık havada
meme uçlarını yakıyor ter

sen her seher
tepelere dağlara çık
bağrını yele ver
ver ki serin sular serpilsin yüreğime
sonra sırtını sıvazla ak güvercinin
gagasından öp
içim bir hoş olsun ürpersin
emzirsin bebesini ana
isçi terini silsin
bizim bahtımıza ağarsın pirinç ve pamuk
çapada ve çırçırda
kendimiz için söyleyelim iş türkülerini

kuleden kuleye düdük sesleri
jandarma nöbet değistiriyor belli ki
yanımdaki ranzada yatan yoldaş
mutlak mahpustan kaçıyordur düşünde yine
böyle diş gıcırdatıp döndüğüne göre
birden bire
irkiliyor bir başkası
sırtına sigara basılmış işkencede

zaman sessizce yol alıyor gecede
bakıyorum dört köşeli gökyüzüne
içimde bir yıldız kervanı yürüyor
ay büyüyor düşündükçe seni
sazımın telleri titreşiyor
buğulanıyor aynam
özlem balkıyor gözlerimde

bir hüseyni şarkı gibi geçiyorsun gönlümden
süzülüp geliyor hayalin
bir kolum seyhan
bir kolum ceyhan
çukurovayı kucaklar gibi
kucaklıyorum seni ben

şu anda dışarda
ılgıt bir yel esiyordur güney’den
sevdalı savrun suyu savruk akıyordur
yelpaze yapraklı palmiye
insana yukardan bakıyordur
ve adana’nın yollari asfalttır artık
asfalttır ama
eski faytoncu
boşnak cuma
çıngırak
nal
ve taş sesleri duyuyordur düşünde hâlâ
oysa yenilendi türküler
ve sen daha bir güzelleştin
büyüdü özlem
büyüdü aşk
çok şükür ayrılığa

sevgilim
bu bir yüzü şiirli
bir yüzü kirli
dünyada
çektigimiz çile
gördüğümüz zulüm
ekmek ve gül içindir
ekmek ve gül kadar özledim seni
ne olur bekletme beni
çabuk gel

(Ozan Telli, Aşka Amin, s. 79-82)

Add a Comment